Yıllardır anlatmaya çalıştığım ve savunduğum bir düşünce var oda "sınırları olmayan bir dünya" duyduğunuz da çok hayalî gelebilir ama olması gereken bir gerçektir. Çin den yayılmaya bir virüs tüm dünyayı tehtid ediyor ve vizesiz dolaşıyor. AB schengen vizesi varmı diye soramıyor, ABD green kart soramıyor yada bir ülkeye para verip sınırlarını açma corona orada kalsın diyemiyor lar. Güvenlik görevlisi olan siteleriniz okadarda güvenli değil, korumalarınız sizi korumuyor, zırhlı araçlara girebiliyor. En fazla maddi durumu daha iyi olanlar daha çok stok yapıyor ama tüketebilirlermi ona da corona karar veriyor. Galiba adaletti tam anlamı ile corona sağlıyor ama ölümler olmasa!! Böyle bir eşitliği 17 ağustos depreminde yaşamıştım o da 3-5 saat sürmüştü.
Hükümetimiz bir paket açıkladı sağ olsun işe yarar maddeleri de var, seyehat ve ev peşinatı gibi gereksizlikleride, birde sadece zenginlerin madur olacağını düşünmüşler o biraz garip, umarım özelleştirip sattığımız ihtiyaç firmalı hükümetimiz gibi düşünmez.
Bu virüs gerçek dertlerimiz gibi de değil görmezden gelince kaybolmuyor. Hangi hükümet halkçı hangi hükümet sermayece önlemler onuda ele veriyor. Herkes kendine yakıştığı gibi davranıyor kimi stok yapıyor, kimi ihtiyaç ürünleri ni on katı fiyatına satıyor. Birde bu virüs u sadece umre den gelenler yaymıyor, roma dan gelende paris ten gelende yayıyor.Bu virüs ün çok can yakacağı belli, devlet büyüklerimizi ciddiye alalım. Sağlık sektörü çalışanlarına minnettarız, umarım hükümetimiz onları ödüllendirmek için bir plan yapar.
Aslında benim en çok üzüldüğüm konu, bu virüs ün aşısını bulabilecek ülkeler arasında bizim adımızın geçmemesi!!
Demekki birbirimizi ikna etmekle gelişmiş olunmuyor...
Sağlıklı haftalar.