EĞİTİM

SÖZÜMÜZ EDEPTİR BİZİM

“Ne ibrettir kızarmak bilmeyen çehren,
Bırak kardeşim tahsili;
Git önce edep, haya öğren!” M.Akif ERSOY

Bizler, Eğitim-Bir-Sen Kocaali Teşkilatı olarak, üyelerimizin ve bize teveccüh ile yaklaşan tüm eğitim çalışanlarının onurunu kendi onurumuz bildik ve bugüne değin bu sorumlulukla hareket ettik. Bu sorumluluğu kulakları olup da işitmeyenler için, mürekkep mürekkep akıtmaya hazırız ve diyoruz ki;
2013-2014 eğitim-öğretim yılının hemen başında bütün okulları dolaşarak, tüm eğitim camiasının şeker gibi bir eğitim-öğretim yılı geçirebilmeleri için BİZ ikramlarda bulunduk, siz değil,
Eylül ayında 100’e yakın üyemizin, Belediye Başkanımızın ve Sayın Kaymakamımızın değerli katılımları ile bir akşam yemeğini BİZ tertip ettik, siz değil,
24 Kasım Öğretmenler Günü dolayısıyla, tüm okullarımızı ziyaret ederek, varlıkları varlığımıza mana kazandıran değerli öğretmenlerimizin o özel gününü BİZ kutladık, BİZ ikramlarda bulunduk, siz değil,
Anneler Günü’nde, tüm anne ve anne adayı öğretmenlerimize, üye ayırt etmeden, onların yüreğimizdeki samimiyet bahçesinde nadide birer çiçek olduklarını hatırlatmak için karanfil olduk, BİZ açtık gönüllerinde, siz değil,
Kocaali Sivil İnisiyatif Hareketi’nin kurucuları arasında olma onurunu BİZ yaşadık, Mısır’daki zulmü haykıran BİZ olduk, Irak’taki Türkmenlerin Kocaali’de çarpan yüreği de BİZ, siz değil.
Dahası da var olsa da, özetle biz hizmetkarıyız yüreği pak üyelerimizin, SİZ değil!
Biz başka kim miyiz? Biz Akif’in de dediği gibi, iki çeşit insandan biriyiz; zaman geçtikçe hatalarıyla yüzleşeniz BİZ, zaman geçtikçe YÜZSÜZLEŞEN değil. Biz, sosyal ağlarda kir akıtan değil, edeple sosyalleşeniz. Biz bazen o ana, bazen sadece birkaç yıla bir çok yüreği sığdıran dava erleriyiz; ötekileştirmeyi, kumpası alışkanlık haline getirenler değil. 
Biz Oğuzhanların, Muratların, Türkerlerin mücadelesinin acizane temsiliyiz, biz Ademlerin, Ahmetlerin, Mehmetlerin, Nidaların onurlu duruşuyuz.
Başarıyı, bir kuruma müdürlük yapıyorlar diye tek başına sahiplenenlere, değerli öğretmenlerimizi, öğrencileri yok sayıp da hizmet ettiklerini söyleyenlere, sonra da gemisini ansızın terkeden sözde liderlere inat, başarıyı BİZ kılanız biz! Sadece başarıyı değil, “Yusuf baştan aşağı iffet olduktan sonra, Züleyha baştan aşağı afet olsa ne yazar!” diyen Necip Fazıl’ın Yusuf neslini inşa etmektir gayemiz.
Kendilerini hırs girdabına kaptırıp da, “Onlara o zevki yaşatmam, istifa ederim!” diyenler zevk vermez bize, hidayettir dileğimiz. Çünkü, hizmet etmek ya da etmemek bizim içinse, özünde “Hak” yoksa manasızdır, biliriz.
Müddeilerin iddia ettiği belki de tek doğru husus şudur. Biz fukara bir zihniyete sahibiz! Bizim zihniyetimizde “Feda olmak” vardır sadece, davaya feda, cana feda! Koltuğa, çıkara, çamura değil! 
Biz Kocaali’nin de, Sakarya’nın da vicdanındaki yerimizden ötürü müsterihiz. Biz bütün üyelerimizin vicdanında da, onlara hizmet ettikçe büyüdüğümüzü biliriz.
Son sözümüzü Çağın Soylusu Mehmet Akif İnan söylesin o halde;
“Her eylem yeniden diriltir beni,
Nehirler düşlerim göl kenarında!”